Türkiye’ye gözdağı mı veriliyor, şüphesine kapıldığımız Amerikan 6’ncı Filo’su Yunan adalarına neden geldi?

Yazının İlgili Kısmı

ABD BaÅŸkanı Donald Trump, 4 gündür Suriye’ye müdahale sinyalleri veriyor. Aslında aylardır bu yönde sinyaller veriliyor. Açıkçası mesele sadece Suriye’ymiÅŸ gibi de görünmüyor. ABD’nin başını çektiÄŸi Batı bloku, Rusya’ya karşı uzun zamandır ilk kez birlik ruhuyla hareket ediyor. Çift taraflı Rus ajan Sergey Skripal’a Londra’da yapılan suikast giriÅŸiminin ardından yaÅŸanan ÅŸey, önemli bir iÅŸaretti. Rus diplomatlar, Batılı ülkelerden eÅŸzamanlı olarak sınırdışı edilmiÅŸti.

Öte yandan Rusya sınırındaki Baltık ülkelerine de NATO tarafından aylardır yığınak yapılıyor. Ukrayna ordusuna bugüne dek esirgenmiÅŸ silahlar veriliyor. En büyük hazırlık da Türkiye’nin denizlerinde. Kıbrıs’taki Ä°ngiliz üssündeki uçaklar hazır bekliyor. Yunan adalarına demirleyince “Türkiye’ye gözdağı mı veriliyor?”şüphesine kapıldığımız Amerikan 6’ncı Filo’sunun Suriye’ye müdahale için geldiÄŸi ihtimali güçleniyor.

Madalyonun bu yüzü Suriye’ye müdahale planının Duma’daki kimyasal saldırıdan bağımsız mı iÅŸlediÄŸi sorusunu da akıllara getiriyor haliyle. Malumunuz Rusya epeydir bu saldırının bir sahte bayrak operasyonu olduÄŸunu iddia edip duruyor. Söylediklerinde biraz tutarlı olsa inanmaya hazırız da Moskova’nın bir dediÄŸi de diÄŸerini tutmuyor.Duma’da aslında hiç kimyasal saldırı olmadığını iddia eden de Rusya. Kimyasal saldırının muhalifler tarafından yapıldığını öne süren yine Rusya. Ãœstelik her iki iddiayı da aynı adam, Rusya’nın BM Büyükelçisi dile getiriyor.

T’NÄ°N LANETÄ°

Esad rejiminin bir ay önce BMGK’da alınan 30 günlük ateÅŸkes kararına uymadığı da baÅŸka bir realite olarak ortada duruyor. 15 üye devletin imzasını taşıyan karar uygulanmazken bir de kimyasal silah kullanımına devam edilmesi Rusya’nın ve Ä°ran’ın Batı’nın müdahaleyi göze almaya cesaret edeceÄŸine ihtimal vermediklerini gösteriyor.

Belli ki Trump’ın geçen yıl BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuÅŸma da ciddiye almamış. Çok önemli bulduÄŸum bu konuÅŸma, Trump’ın büyük felaketler için düğmeye basma iÅŸtahını göstermesi bakımından manidardı. Bu konuÅŸmada Trump, eski ABD BaÅŸkanı Harry S. Truman’ın adını defalarca anmış ve sergilediÄŸi liderliÄŸi öve öve bitirememiÅŸti. Trump’ın Japonya’ya atom bombası atarak ABD’nin hükümranlığı tehlikeye girdiÄŸinde hiçbir kötülükten kaçınmayacağını kanıtlamış Truman’ı idolü olarak gördüğüne iÅŸaret eden bu konuÅŸma kayda deÄŸerdi.

Umarım yanılıyorumdur ama son sarf ettiÄŸi sözler, Trump’ın dünyaya T’nin lanetiniyaÅŸatmakta kararlı olduÄŸu yönündeki düşüncemi doÄŸruluyor. Zira dünkü sözleri bir dünya savaşını göze aldığını gösteriyor. Dünya savaşı diyorum, çünkü Trump, sadece Esad’a deÄŸil Rusya’ya da ‘Hodri meydan’ diyor, çatışmaya davet ediyor.

Karamsarlığı artırması gereken bir faktörün de Rusya Lideri Vladimir PutinolduÄŸuna şüphe yok. Putin’in liderlik kariyeri de dünyayı bir çılgınlığa sürükleyecekse Trump’a eÅŸlik etmekten zevk alabileceÄŸini gösteriyor. 2011’de Libya Lideri Muammer Kaddafi’nin kurÅŸunlanıp linçle kazığa oturtulma anlarını gösteren görüntüleri defalarca izlediÄŸi ve bunu engelleyemediÄŸi için de dizini dövdüğü söylenen bir liderden bahsediyoruz. Aynı Putin 2013 yılında da Ukrayna Devlet BaÅŸkanı Viktor Yanukoviç’i Batı’yla yaptığı anlaÅŸma imzalamaya zorlamıştı. Ve bu Yanukoviç, daha attığı imzanın mürekkebi bile kurumadan Batı’nın kışkırttığı isyancıların sarayını basması nedeniyle Moskova’ya kaçmak zorunda kalmıştı.

Putin’e yakın isimler, Yanukoviç ve Kaddafi’nin başına gelenlerin kendisine de yapılabileceÄŸine inandığını ve bunu engelleme güdüsüyle hareket ettiÄŸini söylüyor.

Yazının devamı için